APS HABER / OĞUZHAN ARSLAN - İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, CHP Gençlik Kolları Başkanı Cem Aydın hakkındaki soruşturmayı bugün saat 11.00'de katıldığı panelde eleştirdi. Konuşmasından 2 saat sonra İmamoğlu hakkında soruşturma başlatıldığı açıklandı.
Başsavcılıktan yapılan açıklamada, "İstanbul Büyükşehir Belediye başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında bugün katıldığı bir programda İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Sayın Akın gürlek ve ailesini tehdit niteliğindeki sözleri nedeniyle Tehdit ve Terörle mücadelede görev olan kişileri hedef göstermek suçlarından resen soruşturma başlatılmıştır" denildi.
Soruşturma haberinin ardından İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ve CHP lideri Özgür Özel açıklama yaptı.
BAŞSAVCI GECE GÜNDÜZ BİZİ DÜŞÜNÜYOR
Ekrem İmamoğlu'nun açıklamasından başlıklar şöyle:
"Daha 30'lu yaşlarına gelmemiş bir genç kardeşimiz haftada 3 gün ifade verecek. CHP'nin, Türkiye'nin bütününde çalışacak olan bir gençlik başkanına 'İstanbul'dan ayrılma' diyorsun. Bu adaletle uyuşmayan kasıtlı bir süreç. Bunlardan bahsederken ifadem çok net; 'Biz öyle bir mücadele veriyoruz ki, sizin evlatlarınızı da bu uygulamalardan kurtaracak mücadele veriyoruz' dedim. Bunu bile ne yazık ki 'her yol mubahtır' anlayışıyla bu işi bile kendini ispat etme için kullanmaya çalışıyor. Ailesini bile bu meseleye alet etmektir soruşturma açmak. Ülkemiz, İstanbul, bu kadar meseleyi kişiselleştirilen, bir avuç insanın bu kadar meseleyi İstanbul'a yığan, Ekrem İmamoğlu'nun üstüne dönüp böyle bir saldırıya dönüştüren aklı, o psikolojiyi, o kişiyi, hem Allah'a hem 16 milyon İstanbulluya hem de 86 milyon milletimize, milletimizin vicdanına havale ediyorum.
Vallahi ben tahmin ediyorum, ben Sayın Cumhurbaşkanı için, ‘bizimle yatıp bizimle kalkıyor’ demiştim ama herhalde başsavcı da aynı psikolojide. Gece gündüz bizi düşünüyor. Bizimle sürece dair artık mesleğini yürütüyor. Ben bu vesileyle genel başkanımızın da yanında, gerçek ve ciddi bir çağrıda tekrar bulunmak istiyorum. Gerçekten bu ülkenin yüksek yargı mensuplarına, yüksek yargının kurumsal yapılarına, yapısına ve bütün yargıçlara, savcılara, bu ülkenin namuslu savcılarına, yargıçlarına gerçekten süreci iyi analiz etmelerini, buna tepki göstermelerini... Yani böyle bir süreç olamaz. Bu kadar meseleyi kişiselleştiren, ‘ben nereden ne yakalarım’ diyerek tümüyle o kadar masumiyet içeriyor ki, ettiğim cümle üzerinden soruşturma çıkartan bir aklın, İstanbul'u ve Türkiye'yi ciddi anlamda hukuki zeminde tehdit ettiğini düşünüyorum."
KÜRSÜDEN 15 ADIM ÖTEDE SORUŞTURMA AÇILDI
Özgür Özel de gazetecilerin sorularını yanıtladı. Özel, Şamil Tayyar’ın “Turpun büyüğü İmamoğlu’dur” açıklaması ve “‘Seçime hazırız, adayımız hazır’ dediniz ama isim açıklamadınız” sorularına şu yanıtı verdi:
“Biraz önce yargının siyasallaşması ile ilgili bir panelin açılış konuşmalarını yaptık. Tam gününde bunu tartışıyorken yargının siyasallaşması noktasında dünya rekorunu kırdı. Denedi ve kırdı. Ekrem İmamoğlu, değerli başkanımız kürsüden 15 adım uzaklaştı, konuşmayı yaptığı kürsüden 15 adım ötedeyken hakkında soruşturma açtı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı’nın işi gücü olmaz mı? Pazartesi günü sabah bu vakitte açıp Ekrem İmamoğlu’nu izliyor. Bir yerde bir konuşma yapılır, içinde suç unsuru varsa bile haberdar olur, sonra onu izler, inceler. Canlı yayında soruşturma açmak ne demek? Bütün dikkati burada ve şu çok belli. Özel yetkili savcılar olur ya özel yetkili mahkemeler, özel yetkili savcılar. Özel görevli, İstanbul’u karıştırmaktan, Ekrem İmamoğlu ile uğraşmaktan özel sorumlu, yetkili bir başsavcı ile muhatabız. Şizofrenik bir halle karşı karşıyayız. İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı, ‘İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı tehdit edildi’ diye soruşturma başlatıyor. Bırak onu da bir başkası başlatacaksa başlatsın. İçinde evlat lafı geçiyor diye, ailesinin üstüne çekip... Dinlemeyen, duyan, oradan buradan okuyan da sanacak ki Akın Gürlek’in evladı tehdit edilmiş. Biz o duygunun insanları değiliz ki. Biz o kötülüğün insanları değiliz. Senin bizim evladımıza yaptığına bizim elimiz senin evladına yapmaya varmaz.
SÜRECİ BAŞLATACAĞIZ
Biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak bu süreci bize bir savaş ilanı olarak gördük. ‘Bunu görüyoruz’ dedik. Kimseye savaş ilan ettiğimiz yok, ama bize savaş ilan edildi. Bu şartlar altında 2025 yılının bir seçim yılı olacağını söyledik. Biz hazırız. Programımız yazılıyordu biliyorsunuz, o artık bir hükümet programına, bir iktidar programına evrilmek durumundadır. Hızla yapılıyor. Sandık görevlilerini çalışıyoruz. Mesela Ensar Aytekin, 81 ile ‘Sandık görevlilerini hazırlayın’ talimatı verdi. Sandık güvenliğini çalışıyoruz. Her şeyle hazırken bir de aday olacak. Bizim adayı belirleme irademiz kesindir. Bu süreci başlatacağız. Ama aday bir kişinin, bir kurumun ağzından çıkacak, öyle karar verilecek değil. Ben koltuğa oturduğum ilk gün orada da söylemiştim. En adil, en açık, en şeffaf ve en katılımcı şekilde, öyle bir yöntemle belirleyeceğiz adayı. Tek başına genel başkan belirleyecek olsa ya da bir kurul ile dar bir yerde belirleyecek olsa bizim onlardan farkımız kalmaz. Bu konuda çok netiz ama irademiz kesin, yol yürüyüşümüz kesin. Çok güçlü bir süreç hazırlıyoruz ve tarif ediyoruz. Bunun için de el ele, omuz omuza, kol kola kimseyi dışlamadan, kimseyi dışarıda bırakmadan, bir kişiyi arkada bırakmadan Cumhuriyet Halk Partisi’nin iktidar yürüyüşünü gerçekleştiriyoruz. Biz hazırız, onlar da iktidarı devretmeye hazır olsunlar.”
İKTİDARI DEVRALACAĞIMIZ BİR SÜRECİ PLANLIYORUZ
Özel, “CHP’nin eylem planı nedir, detaylar nasıl olacak?” sorusuna,
“Normal bir olaya tepki verecek olursanız bir eyleme ya da eylemlere, eylemlilik planına ihtiyaç olabilir. Gün o gün değil. Bize savaş ilan ettiler ve bu şartlar altında kimsenin bu vakitten sonra hiçbir güvencesi yok. Görüyorsunuz savcı neler yapıyor. O yüzden biz iktidarı devralacağımız bir süreci planlıyoruz. Bu süreç, bütün bir süreç. O yüzden şu gün şurada bu miting, bugün burada bu... Bunun çok ötesinde bir süreç tarif ediyoruz. Olgunlaştıkça haberdar olacaksınız. Yürüdükçe heyecanla takip edeceksiniz. Tarihin akışına bu yıl hep birlikte tanıklık edeceksiniz. Bu yıl bu iktidarın defterini pazara çıkarmak, sandığı ortaya koymak, millete sormak için üstümüze düşen her şeyi yapacağız. Bundan sonra uzun ve güçlü bir sürecin içindeyiz. Teker teker, vaka bazında bunlarla mücadele etmenin artık normal siyasi zeminde bir karşılığı kalmadı, tükendi” yanıtını verdi.
İMAMOĞLU'NUN ADI HER TOPLANTIDA GEÇİYOR
Özel son olarak, “Parti Meclisi toplantısında ‘Ekrem İmamoğlu’nun adaylığı konuşuldu’ yönündeki kulis bilgileri” hakkında, “Kulis bilgilerini doğrulatma mercii, Genel Başkan olmaz. O yüzden Ekrem İmamoğlu‘nun adı her toplantıda her yönüyle geçiyor. Bu kadar ağır bir saldırı varken isminin geçmesi kadar da normal bir şey yok. Biraz önce verdiğim cevapta olduğu gibi tüm yönleriyle ve çok güçlü bir sürecin içindeyiz. Bunu hep birlikte yaşayacağız, göreceğiz. Kötülük ne kadar yüksek ve büyükse cesaretimiz ve kararlılığımız da o kadar o kadar yüksek” ifadelerini kullandı.