Politika

Davutoğlu: Tarih haklı çıktığımı yazacak

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu tv100 ekranlarında gündeme dair değerlendirmelerde bulundu. Davutoğlu, "Esad bizi dinlememesinin bedelini ödüyor. Devrim şu anda tehlikeli aşamada. 3 büyük madde ile bu süreç yönetilmeli" dedi. Mültecilerin geri döneceğini söyleyen Davutoğlu "Sonraki ilişkiler için buradan ayrılan Suriyeliler çok değerli" ifadelerini kullandı.

Abone Ol

APS HABER / OĞUZHAN ARSLAN -  Bu gece boyunca uyumadım, muhalifler ile temas halindeydim. Süreci takip ettim. Geride kalan geride kaldı.Suriye halkı ile en çok haksızlığa uğrayanlardan birisiyim. İşkence ile ölen milyonlarca Suriyeliyi rahmetle anıyorum. Bir muhalif tanıdığıma sordum. Bana “Halepten 12 yaşından çıkarılmış çocuklar, şuan 21 yaşında. Halep’e giren bunların çocukları.”dedi.  Evlerine dönmek istiyorlar.

ESAD AİLESİ BİR TAŞERONDU

Suriye adeta paylaşıldı.Çeteler ve daha küçük yapılanmalar arasında Esad bir taşerondu. Sayın Erdoğan, Sayın Gül ve ben Esad’a aynı şeyleri söyledik: Halkınla barışık ol.

Esad bizi dinlememesinin bedelini ödüyor. Dinleseydi şu anda halkı ile barışık Şam’da belki de Orta Doğu’ya örnek bir demokrasi kurabilirdi. Bizi dinlemedi.

 DEVRİM ŞU ANDA TEHLİKELİ AŞAMADA

Suriye'nin içinde bulunduğu duruma dair 3 büyük mesele var: 

Birinci mesele : Güvenlik meselesi. Bir ordu vardı, bu ordu dağıldı. Milis yapısına karşı dikkatli olunmalı. 3 farklı muhalif grup var. En tehlikeli aşamalar şuanda. Yapılması gereken ilk şey, ordunun suçululardan arındırılması ve grupların entegre edilmesi. 

İkinci mesele: Sivil geçiş hükümeti kurulması lazım. Ankara’da bir devlet tecrübesi var. Bizim kurduğumuz yerel komiteler vardı. Türkiye bölgedeki tüm yerel komiteleri biliyor. Türkiye’nin elinde ciddi envanter var.Türkiye ile çalışan tüm uzmanlar Şam'a gönderilmeli. 

Üçüncü mesele: Ulusal uzlaşı çalışması yapmalı. Türkiye ön ayak olmalı. 

Şu an ben yetkili olsam, geçiş yönetimi için yerel komiteleri harekete geçirirdim. Onlara, Suriye’de bir anayasa komisyonu kurun, Irak’taki işgalden ders alın, devlet kurumlarını ayağa kaldırın derdim. Her bir devlet kurumuna bir danışman gönderirdim.Ekonomik rehabilitasyon desteği verirdim. 

İRAN TÜRKİYE İLE DERHAL GÖRÜŞMELİ

İranlılar şunu yapmalılar. Türkiye Cumhuriyeti ile derhal görüşmeli ve oradaki rejim unsurlarının sisteme barışçıl şekilde entegre edilmesine katkı sağlamalılar. Suriye, Türkiye ile İran arasında bir gerileme asla neden olmamalı. Türkiye ile bilek güreşine kalkmalılar. 

TARİH HAKLILIĞIMI ORTAYA ÇIKARACAK 

Kim ne derse desin tarih gerçeği ortaya koyar, bugün Şam’daki gerçek verilen en iyi cevaptır. Benim cevap vermeme gerek yok Suriye halkı cevap verdi.

Peki ya Türkiye Esad'ın yanında olsaydı? Ya şu an Esad'ın çöken heykeli ile beraber Türkiye'nin itibarı da yerle bir olsaydı? Ya Türkiye ortak olsaydı da, aynı anda Erdoğan ya da görevde olsaydım benim fotoğraflarımız yakılıyor olsaydı bu en büyük bedel olmaz mıydı? En büyük bedel halkların düşmanlığını kazanmaktır. Rejimler gider, halklar kalır. 

MÜLTECİLER VATANLARINA DÖNECEKLER

Mülteciler vatanlarına dönecekler. Bugün burada dışlanan Suriyeliler, Türkçe öğrenerek ülkelerine dönecekler. Ve inanıyorum ki Türkiye-Suriye ilişkileri için güçlü bir adım olacak.

Şu anda Türkiye’nin moral üstünlüğü var. Türkiye ağır bedeller ödedi ama şu anda tam da Türkiye’nin Suriye konusunda söylediklerinin dikkate alınacağı vakit. Mültecilerin dönüşü gerçekleşecek.

MAKAMIMI VERDİM, KELLEMİ DE VERİRDİM

(Erdoğan ile ilişkiler): Askeri bir darbe olsa direnirdim. Ancak kime direnecektim? Kardeş gibi gördüğüm Erdoğan’a mı direnecektim? Devlet ve millet önemlidir. Ben makamımı verdim, gerekirse kellemi verirdim. Ben direnseydim, Erdoğan ile Sezer arasındaki gerilim yaşanırdı. Ne olacak diye düşündüm. Birincisi devlet kurumları çatışacaktı, ikincisi partide bölünme yaşanacaktı ve AK Parti’ye oy veren kitleler bölünecekti.Sonra bozulmalar gördüğüm için 2 yıl boyunca Sayın Erdoğan'a mektuplar yazdım , gittim kendisine anlattım. Ancak bunlar geride kaldı.

Ben Sayın Erdoğan ile görüşürken, babamın vefat haberini aldım. Ancak odadan  bile çıkmadım. Çünkü devlet hukuku bunu gerektirir. 

Hakan Fidan’ı Erdoğan’la tanıştıran benim. İbrahim Kalın ve Hakan Fidan’ı Sayın Erdoğan’a ben önerdim. 

6'LI MASADA KİM HATA YAPTI? 

Benim o masaya bakışım şuydu, kutuplaşmayı aşmamız gerektiğini düşündüm. Benim zihnimde tüm anadamarları istişare içinde toplamak vardı. Ancak bazen bazı büyük hedefler bunu aşıyor. Şuan yeni bir Türkiye var. Cumhur ittifakının kendi içindeki dinamiklerde değişecek diye düşünüyorum. Bir fırtına yaklaşıyor. 

BAHÇELİ’NIN ÖCALAN ÇIKIŞI HAKKINDA NE DÜŞÜNÜYORSUNUZ?

Sayın Bahçeli’nin genel olarak Kürt meselesine ve özellikle şu cümleler ile
“Statükolar delindikçe, ön yargılar sarsıldıkça yeni bir dünyaya doğru yürüyeceğiz”  demesi çok değerli. Sayın Bahçeli’nin bu cümlesi doğru. Özellikle bu çıkışı Bahçeli’nin yapması önemli. Ben baştan itibaren buna sahip çıktım. Ancak kafalarda karışıklık var. Erdoğan ve Bahçeli’nin bir ulusa seslenişle,ortak bir açıklama yapması lazım.