APS HABER / OĞUZHAN ARSLAN - Dervişoğlu’nun açıklamalarından öne çıkanlar şu şekilde:

“Bunların yaptığı ticaretle değildir, Saray rejimi de bir tüccar rejimi değildir. Bunlar doğrudan doğruya tefecidir tefeci. İnsan hayatını 3 kuruşa alıp 5 kuruşa satan tefecidir.”

(İzmir’deki faciaya ilişkin) Merkezi idare suçu yerel yönetime atmış, yerel yönetim merkezi idareyi beklemiş. Gelinen noktada ise ne şikayetlere cevap verilmiş ne de ortadaki sorun çözülmüş. Kimse kusura bakmasın yerel yönetim de inisiyatif alıp çözmemiştir. Özel dağıtım şirketi belediyeye, belediye TEDAŞ’a, TEDAŞ şirkete bırakmıştır.

EKONOMİYE İLİŞKİN

Gelelim en can yakan konuya ve onun kahramanı ‘vergimatik’ Mehmet’e… Zatımuhterem demiş ki, ‘Ben İngiltere’de kredi kartına taksit görmedim. Haklıdır görmemiştir. Bir İngiliz vatandaşı olarak pek iyi şartlarda yaşadığını hepimiz biliyoruz.

Emekli vatandaşlarımızın artık dayanacak gücü kalmamıştır. Sabırlarının sonuna gelmiştir. Ülkemizin yerli ve milli tek ekonomi uzmanı sayın Erdoğan içinde bulunduğu hayal dünyasından bir anca önce çıkmayı denemelidir.

Milletin kendilerine verdiği makamlarda oturup ona tehditler savuran bakanları da kendilerine bir çeki düzen vermelidirler.

 İDAM FERMANIDIR İDAM

Nefes almak dışında hiçbir yaşamsal faaliyet gösteremeyen emeklilerimize yüzünüzü dönün artık ey iktidar sahipleri.

Dört kişilik bir aile için açlık sınırı 19 bin lirayı, yoksulluk sınırı ise 65 bin lirayı aşmıştır. Tek başına yaşayan bir kişinin yapması gereken mutlak harcamaları ile yaşamını idame ettirmesi için yapması gereken harcamaların ise en az 30 bin 604 lira olduğu tespit edilmiştir. BU rakamlar hayatta kalma rakamlarıdır.

Peki hayatın gerçeklerine ilişkin rakamlar böyleyken ‘Saray beyleri’yle elbette ‘vergimatik’ Mehmet, neyi tartışmaktadırlar.

10 bin lira olan emekli aylığı aynı mı kalsın, yoksa 12 bin lira mı olsun? Sonunda 12 bin 500 lirada mutabık kalmışlardır. Bu emekliye idam fermanıdır idam. Bu Emekliye ‘öl’ demektir, bu emekliye ‘yaşama’ demektir. ‘Doyma, barınma, ısınma’ demektir. Yazıklar olsun hepinize, emekliye reva gördüğünüz bu artış lüks ve şatafat meraklısı, Saray bürokratlarınızın il ve ilçe yöneticilerinizin ödediği yemek hesaplarının bahşişi bile değildir. Utanın.

İktidar partisi her yasama yılının sonunda olduğu gibi bu yıl da iktidar Meclis’in tatile girmesine günler kala kanun tekliflerini üst üste sunmakta, komisyona getirmektedir. Meclis’in böyle ağır gündemle çalışabilmesinin teknik olarak mümkün olmadığını bilmelerine rağmen dayatmalarının elbette bir amacı olsa gerektir.

‘MECLİS ÇALIŞMALARININ ‘OLDU BİTTİ’YE GETİRİLMELERİNE İZİN VERMEYECEĞİZ’

Tire’de 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı, coşkuyla kutlanıyor Tire’de 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı, coşkuyla kutlanıyor

Kanun tekliflerinin üzerinde kapsamlı müzakereler yapılmadan Meclis’ten geçirilmelerini amaçlamaktadırlar. İYİ Parti olarak bu konuda verecek hiçbir tavizimiz yoktur. Başta hayvan hakları ile ilgili eksik ve yetersiz teklifi ve aciliyeti olmayan düzenlemeleri geri çekmelerini öneriyorum. Meclis çalışmalarını ‘oldu bitti’ye getirmelerine izin vermeyeceğimizi buradan seslendiriyorum.

 Vergimatik Mehmet

Dervişoğlu, Mehmet Şimşek’in İngiltere’de kredi kartına taksit görmemesi üzerine şu sözleri sarf etti: “Vergimatik Mehmet’e! Zat-ı muhterem demiş ki, ‘Ben İngiltere’de kredi kartına taksit görmedim.’ Haklıdır, görmemiştir. Bir İngiliz vatandaşı olarak pek iyi şartlarda

“Aylık 5 Milyon Harcayanların Peşine Düşecekti!”

Dervişoğlu, Vergimatik Mehmet’in aylık 5 milyon harcayanları tespit etmesi gerektiğini vurgulayarak, şu ifadeleri kullandı: “Sahi Vergimatik Mehmet! Aylık 5 milyon harcayanların peşine düşecekti! Evet, aylık 5 milyon değerli arkadaşlarım! 800 kişi tespit etmişler. Harcıyorlar ve ne kaynağı belli, ne de vergisini veren var. Dikkat et sayın bakıp da görmeyen bakan, tanıdıklar çıkar da maazallah, affedenin bile olmaz, dikkat et!”

Emekliler sabrının sınırındadır

Dervişoğlu, konuşmalarının Saray beylerini rahatsız ettiğini belirterek “Saray beyleri, farkındayım ben konuşunca rahatsız oluyorsunuz; unutturmak istiyorsunuz. Canınız sıkılıyor. Ama milletin kürsüsünden yılmadan, pes etmeden haykırmaya devam edeceğiz. Emekli vatandaşlarımızın artık dayanacak gücü kalmamıştır, emeklilerimiz sabrının sonundadır.”dedi.

Emeklilerimize yüzünüzü dönün ve gereğini yapın

Dervişoğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a seslenerek emeklilerin durumuna dikkat çekti: “Ülkemizin yerli ve milli tek ekonomi uzmanı Sayın Erdoğan, içinde bulunduğunuz hayal dünyasından bir an önce çıkın, milletin kendilerine verdiği makamlarda oturup ona tehditler savuran danışmanlarınız ve bakanlarınıza bir çeki düzen verin. Nefes almak dışında hiçbir yaşamsal faaliyet gösteremeyen emeklilerimize yüzünüzü dönün, sesine kulak verin ve bir an önce gereğini yapın.”

Açlık ve yoksulluk sınırı rakamları hayatta kalma rakamlarıdır

Müsavat Dervişoğlu, Haziran 2024 açlık ve yoksulluk sınırı raporuna dikkat çekerek, şu bilgileri paylaştı: “Bazı rakamları size hatırlatmak zorundayız. Haziran 2024 açlık ve yoksulluk sınırı raporuna göre, dört kişilik bir aile için açlık sınırı 19 bin lirayı, yoksulluk sınırı 65 bin lirayı aşmıştır. Tek başına yaşayan bir kişinin sağlıklı ve dengeli beslenmesi için yapması gereken mutfak harcamaları ile yaşamını idame ettirmek için yapması gereken barınma, ulaşım, eğitim, sağlık vb. harcamaların toplamının ise en az 30 bin 604 lira olduğu tespit edilmiştir. Bu rakamlar hayatta kalma rakamlarıdır; bu rakamlar yediğinden içtiğinden arttırıp yatırım yapmanın değil, 2024 yılı için hayatta kalma mevcudu koruyabilme rakamlarıdır.”

Yazıklar olsun hepinize utanın, utanın

İYİ Parti Genel Başkanı Dervişoğlu, en düşük emekli maaşının asgari ücretten az olmaması gerektiğini yıllardır dile getirdiklerini belirtti.

Dervişoğlu, “Yıllardır haykırıyoruz. En düşük emekli maaşı asgari ücretten az olmamalıdır diye. Bu kesimlerden ses yükseltiyorum. Yazıklar olsun hepinize. Emekliye reva gördüğünüz bu, lüks ve şatafat meraklısı saray bürokratlarınızın il ve ilçe üreticilerimizin ödediği yüz altmış sekiz bin liralık yemek hesabının bahşişi bile değildir. Utanın, utanın, utanın.” ifadelerini kullandı.

Kaynak yok demek milletimizin aklıyla dalga geçmektir

Dervişoğlu, iktidarın kaynak yok diyerek bu durumu meşrulaştırmaya çalıştığını, ancak kaynakların var olduğunu belirtti:

“Buradan sesleniyorum. İktidar yetkisini elinde bulunduran gamsızlar ‘kaynak yok’ diyerek bu gamsızlıklarını meşrulaştırmaya çalışmaktadırlar. Kaynak yok demek külliyen yalandır. Külliyen dayanıksızlıktır. Milletimizin aklıyla dalga geçmektir. Kaynak vardır. Beş uçakla NATO toplantısına giderken, üç uçakla Hollanda’ya maç izlemeye giderken, Saray danışmanlarını ve bürokratları beslerken var olan kaynak ne ise, emekli vatandaşlarımızın durumlarını bir nebze olsun iyileştirmek için kullanılacak kaynak da odur.”

AKP sebep, yokluk sonuç

Sözlerini, hükümete yönelik eleştirilerini sürdürerek sonlandıran Dervişoğlu, iktidarın mutlaka gideceğini söyledi:

“Yerli ve milli ekonomi uzmanımız Sayın Erdoğan, senin kendince uyguladığın ekonomi politikaları çerçevesinde milletimize ödettiğin bedel çok ağır olmuştur. Faiz sebep, enflasyon sonuç diye başlattığın macera, AKP sebep, yokluk sonuç gerçeğinin artık komik olmayan bir fıkrasıdır. Ya bu iktidardan kurtulacağız, ya bu iktidardan kurtulacağız. Ya saray beylerini göndereceğiz, ya saray beylerini göndereceğiz. Bunun başka yolu yoktur değerli arkadaşlarım. Bunlar gidecektir ve mutlaka gideceklerdir.” ifadelerini kullandı.

Editör: Oğuzhan Arslan